“Herhangi Bir Şeyi Başarmak İçin Önce Kendine İnanmayı Başarmak”
Bir düşünelim. Bugün, imkânsız gördüğünüz hangi işi başarmayı deneyeceksiniz? 5-6 kez gidip gelen o satışı mı, yeni bir reklam kampanyasını mı, yoksa bugün ekstradan yapmanız gereken bir satış aramasını mı? Belki de uyumsuz ekip üyesiyle o zorlu konuşmayı? Ya da koşu bandında geçirmeniz gereken o 30 dakikayı? Belki de sadece akşam yemeği için evde olabilmeyi…
Bunlar size imkânsız gibi mi geliyor? Belki evet, belki hayır… Belki de çocuk oyuncağı. Ama bunlar sadece size böyle kolay geliyor olabilir. Sizin kolay bulduğunuz bir şey, başka biri için çok zor olabilir, tabii bunun tam tersi de söz konusu olabilir.
Ne yapıp ne yapamayacağımıza dair hepimizin kendisiyle ilgili bir düşüncesi, bir inancı vardır elbette. Her birimiz bu inançlarımızı, kendimizi güçlendirmek ya da tam tersi, kendi cesaretimizi kırmak için kullanabilecek kapasitedeyiz.
O halde önce inancın ne olduğunu bir tanımlayalım: İnanç, bir şeyin şu an içinde doğru olduğuna inanmamız olgusudur. Eğer inanç bir şeyin şu an içinde doğru olduğuna, şimdi inanmamız ise bu, inançlarımızın değişebileceği anlamına gelir mi? Hiç kendinizi bir tartışmanın ortasında bulduğunuz ve ancak bir kanıtla haksız çıkarılana kadar haklı olduğunuzu savunduğunuz oldu mu? Peki, bu durumda inancınız değişti mi?
İnandığımız şeyi değiştirebileceğimiz gerçeği, kişisel gelişimimize dair yaklaşımımızın önemli bir noktasıdır. Eğer bir şeyi yapabileceğimize inanırsak, onu yapmak için gerçekten çabalarız. İnanmazsak da muhtemelen denemeyiz bile. İşin sırrı, mevcut inancımızın işimize yaramadığı noktada, yeni bir inancı desteklemek için bize gereken kanıtı bulmakta saklıdır. Bazen, az da olsa inanca sahip olmak ve bir de üzerine biraz “denemek”, bize ihtiyacımız olan tüm inancı verecektir. Bazen de, bize harekete geçecek gücü veren şey, bir başkasının inancıdır.
Para istiyorsak, fakat parayı çekebileceğimize inanmıyorsak, aksiyon alır mıyız? Yoksa her ay yeterince paramız olmadığı için şikâyet etmeye devam mı ederiz? Ya yılda 1 Milyon TL geliriniz olmasını istiyorsanız? Bu sizin için çok mu para demek? “Çok” kavramı görecelidir ve kişiden kişiye göre değişir. Kimisi için bu para, bir ömürleri boyunca kazanabileceklerinden de fazlasıdır, kimisi için de bu sadece arabasının bir yıllık benzinine yetecek miktardır. Bu tamamıyla bakış açınıza bağlıdır.
Eminim şu an imkânsızı başarıyorsunuzdur. Size tavsiyem, geçtiğimiz birkaç yıl boyunca neler başardığınıza bir bakın. Başladığınızda hiç bunları yapabileceğinizi düşünmüş müydünüz?
Her birimiz, imkânsızlıkların her birini tek tek başarabiliriz. Bir şeyi yapabileceğimize inandığımızda yapmak için harekete geçeriz. Tamamıyla başarılı olmayabiliriz ama yine de öğrenmeye devam ederiz ve tecrübe sayesinde kendimizi geliştiririz. Bir sonraki sefer tekrar denersek, hedefimize bir adım daha yakından başlamış oluruz. Bu sefer işimiz daha da kolaylaşır, çünkü konfor alanımız genişlemiştir. Gözle görülmeyecek kadar da olsa yetilerimiz artmıştır ve iyi haber de şudur ki, tüm bu küçük farklar da birbiri üzerine ilave olurlar. Yapabileceğinize ne kadar inanırsanız ve bunu aksiyonla desteklerseniz, o kadar fazlasını başarırsınız. Zaten çok yakında da, daha dün imkânsızmış gibi gördüğünüz şeyi başarıyor olursunuz.
Yazan: Dan Holstein